Bayramın birinci gününü klasik bayramlaşma faslıyla geçirdikten sonra ikinci gün Yayla turu yaptık. Ben daha Ordu'ya gelmeden annem ve halamlar bu organizasyonu yapmışlar, benim aksi davranışa girmem şık olmazdı, zaten böyle güzel bir yayla turuna hayır denmezdi. Halamın eşi Cemal eniştemizin sponsorluğunda sabah güneşli güzel bir hava ile şehir merkezinden hareket ettik. Yaylacılara hemen taktik vereyim. Eğer şehir merkezinde hava güzelse yaylada havanın açık olma şansı yüzde ellidir. Eğer şehir merkezinde hava kapalı veya hafif yağışlıysa o gün yayla turuna çıkmamak gerek, sis ve çiseleyen yağmur nedeniyle zevk almak olanaksızdır.
İlk etapta amacımız yeni yapılan yol vasıtasıyla Topçam beldesine ulaşmaktı. Topçam ilçesine giden yol yeşil bir vadide yer alıyor ve Melet ırmağı boyunca ilerliyor. Yaklaşık 80 kilometrelik bu yolda bol bol akan çayları ve yüksek dağları görebiliyorsunuz. Bu yol sonunda Topçam'da kurulacak elektrik santrali ve baraj nedeniyle yol sıfırdan yapılmış, virajlı sarp dağlara tam ondört tünel açılmış. Dolayısıyla yayla yolculuklarının en zahmetli yönü olan araçla seyahat bu etapta sorunsuz geçti.



Yaklaşık bir buçuk saat sonra Topçam ve elektrik santralinin yapıldığı bölgeye ulaştık. Topçam daha önceleri belediyeyken nüfusu 2.000'in altına düştüğünden beldeliğe düşürülmüş vadinin ortasında şirin bir kasaba. Dağların etrafı fındık ağaçlarıyla çevrili. Hüzünlü bir görüntüsü vardı Topçam'ın. Çok vakit kaybetmeden Çambaşı yaylasına doğru yol almaya başladık.





Hiç yorum yok:
Yorum Gönder