Once you have tasted flight, you will forever walk the earth with your eyes turned skyward; for there you had been and there you long to return.. (Leonardo Da Vinci)
Hikayesi:
1940 Yıllarında, Wright kardeşler başarılı ilk uçuşlarının yanında birkaç parça perde kumaşından yaptıkları bir tür uçurtmayla başka bir havacılık olayına da öncülük etmişlerdir. Daha sonraları esnek yapıya sahip kanatlar üzerinde çalışma ve deneyler yapılmış, 1948’de basit yelken kanatlar ortaya çıkmıştır. Bu çalışmalar sırasında kanatların bir bot, araba yada bir kişi tarafından yerden kaldırılması önemli bir gelişme olarak gösterilmektedir.
1961’den sonra kendi şişebilen ve süzülerek uçan paraşüt düşünülmeye başlandı.1968’de koşarak yada ayakta kalkış üzerinde makale ve el kitapları yayınlandı. Bununla beraber 1980’lere kadar paraşütle yamaçtan düzenli olarak koşarak kalkış yapılmadı. İlk olarak Fransa ve İsviçre Alp’lerindeki bir grup pilot, yelken kanat pilotlarına özenerek dik yamaçlardan koşarak kalkış yapmaya başladılar. Böylece yamaç paraşütçülüğü giderek yaygınlaşmaya başladı. Antartika dışında bütün kıtalarda dağlarda rengarenk yamaç paraşütleri görülmeye başlandı.
İlk yamaç paraşütleri, uçaktan yapılan serbest atlayış paraşütlerinin açılışı sırasındaki basınca dayanıklılığına göre dizayn edildi. Ancak daha sonra bunun gerekli olmadığı görüldü ve kubbeler hava geçirmez kumaştan üretilmeye başlandı. Çok kısa bir süre sonra yamaç paraşütleri kökenleri olan serbest atlayış paraşütlerden çok farklı bir yapı kazandılar ve yüksek kaldırma gücüne sahip aerofoil yapıyla birlikte daha geniş kanat açıklığıyla yelken kanatlara şekil olarak benzemeye başladılar.
Bu gelişmeye paralel olarak eğitim-öğretim programları düzenlendi. Termik ve yamaç rüzgarı kaldırıcıları kullanılarak uzun mesafe uçuşları gerçekleştirildi. Yamaç paraşütlerinin gelişmesine paralel olarak masraflar ve öğrenmek için geçen süre arttı. Hızlı gelişmeyle beraber çeşitli ciddi kazalarda olmuş, yüksek emniyet ve performansı arttırmak amacıyla üreticiler her yıl yeni gelişmelerle yamaç paraşütleri üretip bunları teste tabi tutmaya başlamışlardır.
Bugün yamaç paraşütçülüğü en ucuz ve hafif hava aracı ve doğayla iç içe olmasından dolayı geniş bir kitle tarafından tutulup sevilmiş ve dünya sanayi ürünü konumuna gelmiştir. Türkiye’de yamaçtan koşarak uçuş denemeleri, 1985’te ilk olarak serbest atlayış paraşütleri ile yapılmış, 1988’den itibaren yamaç paraşütleri sınırlı bir kitle tarafından ferdi olarak kullanılmaya başlanmıştır.
devam edecek...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder